Babam…

7 Temmuz 2014 0 Yazar: Musa Savaş

image

Babalar Gününde “Babam’ın” bana söylediği bir cümleyi (Hayat, bazen bizi yıkar. Tekrardan ayağa kalkıp, kalkmamak tamamen bizim tercihimizdir.) sizlerle paylaşmayı planlamıştım. Fakat nedense kısmet olmadı. Yakın zamanda yaşadığım (ve muhtemeldir ki sizlerinde hayatınızın bir yerinde yaşamış veya yaşayacak olduğunuz) bir görüntüde yaşadıklarımı sizle paylaşacağım.

Aslında paylaştığım bu karikatür size her şeyi anlatıyor. Babasının tüm arkadaşlarına amca diyen böyle bir çocuğa ne diyebilirsiniz? Hiç düşündünüz mü?

Senin baban bir kahramandı… Senin baban Melek oldu… Senin baban attaya gitti… Hepsi boş… Boşuna düşünmeyin… Hiçbir şey diyemezsiniz bu çocuğa. Önünde ağlayamazsınız da.

Benim yapabildiğim tek şey bu çocuğun önünde dizlerimi yere koyup onunla aynı boy seviyesine inerek ona sıkı sıkı sarılıp koklamak oldu. Sonra kalkıp gözyaşlarımı içime akıtarak gittim. Giderken dudaklarımdan bir fısıltı gibi Bakara Suresinin 156. ayeti döküldü: “(الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُواْ إِنَّا لِلّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعونَ) – Ellezîne izâ esâbethum musîbetun, kâlû innâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn. – Onlar; başlarına bir musibet gelince, “Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aidiz ve şüphesiz O’na döneceğiz” derler.”