Çok şey kaçırıyorsunuz, farkında mısınız?
CeBIT Bilişim Eurasia Fuarı’nda binin (rakamla 1000) üzerinde şirket, 45 farklı sektöre yönelik kurumsal çözümlerini tanıttı. Tüm bunlar olup biterken gözlerimiz teknoloji şirketlerini arayıp durdu beyhude yere…
Bir düşünün, Avrasya’nın en büyük teknoloji fuarı yapılıyor, ülkenin önde gelen teknoloji şirketleri bu fuara yalnızca “ziyaretçi” olarak katılıyorlar. CeBIT Bilişim Eurasia, bu yıl 10 yaşına bastı. Bu rakamı az bulanlar, bu fuarın “Bilişim” geçmişini de iyi hesaplamalılar. Yani bu fuarın arkasında önemli bir bilgi birikimi ve tecrübe var. Eh, 10 yıl önce “Bilişim” markasının önüne bir de CeBIT eklendi. Almanya’nın Hanover kentinde CeBIT Fuarı’nı düzenleyen Messe, bu fuarın kalitesine inanmış, Türkiye’deki potansiyeli görmüştü bir kere… Peki ya ülkemizdeki teknoloji şirketleri?.. Onlar ne kadar görüyorlardı geleceği?
Türkiye’nin, hatta dünyanın en önemli şirketlerinden biri Turkcell… Bu yıla dek, CeBIT Bilişim Eurasia’nın ana sponsoru olarak, müthiş bir itici güç oluşturmuştu. Ancak bu yıl, Turkcell ne fuara sponsor oldu, ne de katılımcı oldu. Diyebilirsiniz ki, kriz var… Ya da daha ileri gidin, bu bir ticari karardır, bize söz söylemek düşmez deyin dilerseniz… Ama ben öyle yapmak niyetinde değilim müsaadenizle… Turkcell, her ne olursa olsun bu fuarda olmalıydı. Sadece Turkcell mi? Kesinlikle hayır. Vodafone, Avea, Türk Telekom, General Mobile, Samsung, LG, Nokia, Arçelik, Beko, Vestel ve bunlar gibi “Ben teknoloji şirketiyim” diye iddiası olan tüm şirketler bu fuarda yerini almalıydı. Gariptir, oysa anlaşmışlarcasına hiçbiri bu fuara katılmamıştı. Ne oldu da bu fuara katılmadılar peki? Yoksa bu fuarın bir yerlerde ipi çekildi de bizim mi haberimiz yok?
Alan deseniz Maaşallah yayla gibi, dönüm dönüm… Ziyaretçi deseniz, fuar kentten o kadar uzak olmasına rağmen uzayıp gidiyor kuyruklar… Peki niye katılmaz bu fuara bizim teknoloji şirketlerimiz? Hadi Turkcell’le ilgili bir iddia var ortalıkta dolaşan… Efendim, söylentiye göre Turkcell, bu fuar için ayırdığı 2 milyon doları, İstiklal Caddesi’nin bir yıllık kullanım hakkı için Beyoğlu Belediyesi’ne harcamış. Güzel hoş harcasın da, koca Turkcell’in bütçesinde bu fuar için de bir şeyler yok muydu acaba? Son anda Bilişim Zirvesi’ne sponsor olmak yeterli mi?..
Microsoft’ta görev yaptığından beri yakından izlediğim Süreyya Ciliv’in başarılı bir yönetici olduğu konusunda kimsenin bir kuşkusu yok. Ciliv’in birçok yönetici adayına rol model olduğunu düşünüyorum. Hem Amerika’yı iyi biliyor, hem de Türkiye’nin kendine özgü yapısını… Onunla hep gurur duydum. Ancak son altı aydır, Turkcell, önemli iletişim hataları yapıyor.
Turk Telekom’a ne demeli? Önceki yıllarda ana sponsor Turkcell olduğu için fuar yönetimine sürekli serzenişte bulunan Türk Telekom bu yıl doğan fırsatı neden değerlendirmedi? Danone’deki başarılı yönetimi sayesinde Vodafone’un başına gelen Serpil Timuray’da beni hayal kırıklığına uğrattı. Samsung, LG ve Nokia’nın tek amaçları sadece paramızı almak. Onlardan zaten bir sağduyu beklemiyorum. Fakat General Mobile’ın neden basireti bağlandı? Arçelik, Beko ve Vestel ülkemizde sadece televizyonların reklam kuşaklarında gördüğümüz dünya markalarımız!.. Herhalde reklam yapmaktan ve devlet desteği ile yurt dışı fuarlara katılmaktan vakit bulamadılar.
Kısacası, söyleyeceğim şudur. Bu fuarı sevmeyebilirsiniz. Fuarı organize edenleri sevmeyebilirsiniz. Fuarın tarzını beğenmeyebilirsiniz. Daha bir sürü sevmediğiniz ve beğenmediğiniz gerekçeniz olabilir. Fakat artık ülkemizin bir markası olan ve uluslararası bir kimliğe bürünen bu fuarı yok sayamazsınız. Üstelik Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün açılışını yaptığı ve himayesine aldığını açıkladığı bu fuarı görmezden gelirseniz milletimize çok büyük bir terbiyesizlik yapmış olursunuz. Bu fuar artık bu ülkeye ve millete mal olmuştur. Sizlere düşense bu ülkenin büyük markaları olarak büyüklüğünüzü göstermek ve içine düştüğünüz güç kirlenmesinden sıyrılarak üstünüze düşeni yapmaktır.
(Bu yazının bir kısmı 11 Ekim 2009 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)