Gençler bunları da yapıyor
Gençlerin hal ve gidişlerinden yakınma çok sık yapılan bir orta yaşlılar geyiğidir. Nitekim ben de Birkaç yaşıtım olan arkadaşımla bir araya geldiğimde gençlerden yakınırım. Fakat benim yakınmam biraz geyik muhabbeti dışına çıkar. Çünkü ben gençlerin gündelik hayatta yaptıkları yaşam şekillerine takılmam. Benim takıldığım hatta takıntı yaptığım konu 1980’den sonra doğan gençlerin çalışmaya bakış açısı ve yaptıkları iş görüşmelerinde ortaya koydukları pervasız beklentileri. Şirketlere insan kaynağı sağlayan firmalarla yaptığım görüşmelerde öyle olaylar anlatılıyor ki benim aklım almıyor. Fakat bu yazıda bunları anlatmayacağım. Tüm bu olumsuzluklara rağmen gençlerin olumlu yaptıkları şeylerden bahsedeceğim.
Türkiye’nin genç bilim insanları, 9-14 Mayıs 2010 tarihleri arasında ABD’nin California eyaletinde San Jose kentinde düzenlenen geleneksel Intel Uluslararası Bilim ve Mühendislik Fuarı’ndan (ISEF) bu yıl dört farklı ödülle döndü. Bu yıl 61.si düzenlenen ISEF’te 59 ülkeden katılan yaklaşık 1600 öğrenciyle karşı mücadele eden gençlerimizin 7 projesinden 3’ü Türkiye’ye ödül getirdi. Yanlış duymadınız. 7 projeden 3’ü ödül almış neredeyse yarı yarıya.
TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Arası Araştırma Projeleri Yarışması’nda derece alarak yarışmaya katılan Ankara Fen Lisesi öğrencisi 18 yaşındaki Bilge Zeren Aksu, “Oksijen Plazmasının Biyolojik Sistemler Üzerindeki Etkileri” başlıklı projesi ile ISEF’te Mühendislik kategorisi Bio-mühendislik alt kategorisinde Plazma Bilimi Koalisyonu (CPS) ve Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN) tarafından iki ayrı birincilik ödülüne layık görüldü. Projesi kapsamında günümüzde uygulanan tedavilerin aksine cilt kanserini sağlıklı hücrelere zarar vermeden daha hızlı yok eden bir plazma bulan Aksu, bu başarısıyla maddi ödülün yanı sıra tüm masrafları CERN tarafından karşılanmak üzere CERN’e bir geziye hak kazandı.
INEPO tarafından seçilerek ISEF’e giden 15 yaşındaki İzmir Özel Fatih Fen Lisesi öğrencisi İdil Özdamar, “Yeni Nesil Güneş Pilleri için Üç Bölümden Oluşan Yarıiletken Nanokristallerin Sentezi” adlı projesiyle mühendislik kategorisi termodinamik ve güneş enerjisi alt kategorisinde üçüncülük elde etti. Çevre dostu düşük toksik etkili ve yüksek verimli güneş pilleri elde etmek için CuInSe2, CuGaSe2, Cu(InGa)Se2 yarıiletken nanokristaller sentezleyen, bu maddelerin elektriksel özellikleri ve test sonuçlarını inceleyen Özdamar, güneş pillerinde kullanılacak en uygun materyalin CuInSe2 olduğunu belirledi, bu maddenin yeni nesil güneş pillerinde umut vaat ettiğini kanıtladı.
TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Arası Araştırma Projeleri Yarışması’nda derece alarak Türkiye’yi ISEF’te temsil eden 17 yaşındaki Ankara Fen Lisesi öğrencisi Bayram Safa Çiçek de “Barisentrik Koordinatlar ve Uygulamaları” başlıklı projesi ile yarışmadaki en önemli ödüllerden birini kazandı. Çiçek, Matematik kategorisi geometri alt kategorisinde Büyük Ödül dördüncülüğüne layık görüldü. Çiçek, cebirsel yollardan çözümü uzun ve zor olan soruların Barizantrik Koordinatlar’la kolay yollardan çözülebileceği gerçeğinden hareketle gerçekleştirdiği çalışma ile Barizantrik Koordinatlar yardımıyla bilinen teoremlerin yeni ve kolay ispatlarını yaptı ve üçgen geometrisinde bilinmeyen yeni özellikler elde etti.
Ödül aldıkları projelerin isimlerini okurken eminim “Bu nedir?” diye kendi kendinize sormuşsunuzdur. Önemli olan bizlerin anladığı konular olması değil. Önemli olan böyle çok özel konularda genç insanların araştırma yapıyor olması. Üstelik bu araştırmalarını sonuçlandırıp proje haline getiriyorlar. ISEF’e katılan gençlerin yaşların bakınca 20’nin altında olduğunu görüyoruz. 80 kuşağını acımasızca eleştiren bizlere bu 90 kuşağı bir şeyler mi anlatmak istiyor?
(Bu yazının bir kısmı 30 Mayıs 2010 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)